8 Nisan 2013 Pazartesi

Cluj Napoca :) 1


Merhaba
06.07 treni ile cluj napoca'ya gittik.Saat 08.30'da oradaydık ve gezimiz başladı :)Tren istasyonundan çıktık ve yürümeye başladık.Cluj da Oradea gibiydi.Her zamanki gibi etkileyici ve ilginç binalar vardı.Ben başladı binaları çekmeye :D Sonra yol üstünde kilise bulduk ve içeri girdik.Kilisede ayin vardı ama bu ayin önceki gördüklerimizden farklıydı.İnsanlar ekmek,şarap ve meyve getirmişti.Sonra onları masanın üzerine dizdiler ve üstlerine mum diktiler. Kadının biri tatlı getirmiş üzerine kakaodan haç çizmişti.Sonra ellerinde bir mum aldılar herkes papazın etrafında toplandı.Papaz ve diğer görevliler ilahi gibi bir şey söylediler.Sonra papaz elindeki gümüş şeyi  insanlara doğru salladı.Bu adını bilmediği şeyin içinde tütsü gibi bir şey vardı.Yanıyordu ve cidden kötü kokuyordu:)Şimdi netten baktım da ayrıntılı bilgi isteyenler için ayin hakkında TIK
 Sonra kiliseden çıktık ve yürümeye devam ettik.Yol üzerinde gördüğümüz yerlerde fotoğraf çektik.Kaleyi gördük ve fethetmeye gittik :D yerler epey çamurluydu biraz zorlandık ama çok şükür sağ salim çıkabildik. Kaleden Cluj'ı izlemek çok güzeldi. Cluj'a gidecekseniz mutlaka kaleye çıkın.Bu arada elimizde harita yoktu.Ama Cluj belediyesi çalışmış :D Her tarafta turistik yerleri gösteren levhalar ve haritalar vardı. Cluj belediyesinden Allah razı olsun :)

Acıktık ve Cluj'daki Türk lokantasını aramaya başladık.Ama ne arama:D:D Dönüyor dolaşıyor aynı yola çıkıyoruz o Katedralin etrafını tavaf ettik :D Biraz daha dönsek hacı olacaktık :D Neyse arıyoruz tarıyoruz yok anam bu lokanta nerde?Birilerine soruyoruz caddenin adını bilmiyorlar.Epey bir uğraştıktan sonra taksiye binmeye karar verdik.Taksi durağına gittik arabayı seçtik ve oturduk.Cihat adama adresi gösterdi adam bilmiyorum diyor.Nasıl yani ?!! diye kaldık böyle.Neyse o taksiden indik başkasına geçtik ama yine aynı muhabbet :D Ben demiştim ikinci taksiye binmeyelim Cihat camdan sorsun diye :) Neyse o taksici de bilmiyorum dedi ben kahkaha atarak taksiden indim :D Allah'ın hakkı üçtür diyerek üçüncü taksiye doğru yaklaştık ama DİKKAT  !! Bu sefer Cihat adama camdan sordu. :) Meğer adres çok yakınmış o yüzden bilmiyoruz ayağına yatıyorlarmış.Yakın da nerede ulan bulamadık işte.Cepte nete bağlandım bir baktım caddenin adı değişmiş. Başka bir Türk lokantası bulduk ama kapalıydı.Yol üstünde KFC vardı bizde KFC'yi çok sevdiğimiz için sürekli onunla karşılaştık.Hele Cihat ve Zeynep bir ayrı sever KFC'yi :D Onlara takılıyorum ''KFC'nin laneti işte bulamayacak burada yemek yiyeceksiniz nihahaha:D:D ''Sonra bir şeyler yaptık ama aç olduğum için hatırlamıyorum:) Ara sokakta bir yerdeymiş aradığımız dükkan.İsmi ''Öz İstanbul''.Açken biz biz olmadığımız için hemen yemeklere daldık.Tavuk şiş cidden iyiydi.Koca bir tabakta bol salata ve patates ile geldi.Bir de mercimek çorbası içtik oda koca bir kasede geldi.Yanına azıcık ekmek getirmişler.Ekmek istedik kadın oradan lafı yapıştırdı.'' Türk olduğunuzu hemen belli ediyorsunuz.Buradakiler bu kadar ekmek yemez !'' Neyse açken bir sürü yemek seçtik ama bitmiyor.Porsiyonların bu kadar büyük olduğunu bilmiyorduk.Güzelce yemeklerimizi yedik çayımızı içtik ohh nasıl iyi geldi. Televizon açıktı ve kanal d'deki magazin programı vardı.Biraz izledik.Sonra reklamlar falan çıktı.Uzun süredir tv izlemiyordum açık tv olursa da romence olduğu için anlamıyorduk zaten.Ama orada televizyonda çıkanları anlayınca bir garip oldu :D Zeynep önceden fark etmemiş ''Aaa Türkçe!'' diye bir şaşırdı.Lokantadan çıkınca tekrar yürümeye başladık.Etrafta garip heykeller vardı.Birinde mesela bir kurt bebekleri emziriyordu.Tarkan'ın köpeğine benziyordu:) hatta aramızda esprisini de yaptık.



Tarkan : Kurt babanı kim öldürdü ?
Kurt : hav! hav hav !
Tarkan : Hain Kostok

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder